Bir kısır döngü olarak seyyanen eşitsizlik: Kelime anlamı eşit bir biçimde, eşit olarak olacak ama eşitsizliğin terazisi olacak. Adalet duygusunu hırpalayacak, hatta yerle yeksan edecek. Prim miktarı, prim gün sayısının hesap cetvellerinde rakamsal bir değeri olacak ama çarpanının bir anlamı olmayacak.
İnsanların otuz sekiz yaşında emekli olduğu günlerden ders çıkarıp bir karar alacaksın. Onca insana, bir önceki sisteme göre emekli olanlara karşı haksızlık yapacaksın. İyi kötü bir düzene koymuşken, sistemi kademelendirmişken, aylık bağlanma oranlarında başka haksızlıklar yapacaksın. Orada kalsa iyiydi. İyi kötü yuvarlanıp gidiyorduk.
Ama kalmadı. Emeklilikte yaşa takılanların, emeklilikte yaşı beklemişlere göre daha aceleleri vardı sanırım. Hangi adalet terazisiyle tartıldıysa, emeklilikte yaşı beklemişlerin beklediği yıllar siliniverdi hesap cetvellerinden, adalet terazilerinden.
Haksızlık yalnızca kendilerinden önce emekli olmuşlara yapılmadı elbette; gün farkıyla, ay farkıyla ya da birkaç yıl fark etmez. Emeklilikte yaşa takılanlar dışında bırakılan ve geleceğin emeklilikte yaşa takılanlarına geldi sıra.